

Türkiye'deki cezaevlerinde açlık grevleri ve ölüm oruçlarına son vermek amacıyla 19 Aralık 2000 tarihinde başlatılan “Hayata Dönüş Operasyonu”nun üzerinden tam çeyrek asır geçti. 20 cezaevinde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen operasyon sonucunda 30 tutuklu ve hükümlü ile 2 güvenlik görevlisi hayatını kaybederken, yüzlerce kişi de yaralandı. Bu olaylarda en fazla can kaybının yaşandığı yer ise İstanbul'daki Bayrampaşa Cezaevi oldu. Burada meydana gelen yangınlar ve güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu 12 mahkum hayatını kaybetti. Olaylar sırasında bazı mahkumların yakılarak öldüğü iddiaları ise uzun yıllar gündemde kalmaya devam etti.

F Tipi Cezaevlerine Karşı Protesto
Cezaevlerindeki direniş, F Tipi cezaevleri sistemine geçişe karşı başlamıştı. Mahkumlar, tecrit koşullarını protesto etmek amacıyla ölüm oruçlarına girişmiş, devlet ise müdahaleyi “mahkumları yaşatmak” adına gerçekleştirdiğini ifade etmiştir. Ancak operasyonun büyüklüğü, insan hakları örgütleri tarafından “orantısız güç” kullanımı ve “yaşam hakkı ihlali” olarak nitelendirildi.
Tanıklar Adalet Arıyor
Üzerinden çeyrek yüzyıl geçmesine rağmen, 19 Aralık 2000 tarihi hâlâ Türkiye'nin en tartışmalı güvenlik müdahalelerinden biri olarak hafızalarda yer tutmakta. O anları yaşayan tanıklar, kaybettikleri yakınlarının adaleti için mücadele etmeye devam ediyor. Ancak, dava zaman aşımı sebebiyle kapatılma aşamasına geldi. Türkiye'deki cezaevlerinde tecrit koşulları ise giderek ağırlaşmış durumda.

Kuyu Tipi Hapishaneler Hâkim
Günümüzde tecrit, mahkumların “kuyu tipi” olarak adlandırdığı S, Y ve R tipi yüksek güvenlikli cezaevlerinde devam ediyor. Türkiye'de sayılarının 43 olduğu belirtilen bu cezaevlerinde tutulan mahpuslar, gökyüzünü görme, insan sesi duyma ve dokunma gibi en temel duyusal ve sosyal ihtiyaçlardan mahrum bırakılıyor.
Açlık Grevleri Sürüyor
Türkiye genelinde, “kuyu tipi” olarak adlandırılan S, Y ve R tipi yüksek güvenlikli cezaevlerinde ağır tecrit uygulamalarına karşı birçok mahpus süresiz ve dönüşümsüz açlık grevine girmiş durumda. Açlık grevindeki mahpuslar, bu tecrit sisteminin sona ermesini, bu tür hapishanelerin kapatılmasını, hasta mahpusların serbest bırakılmasını ve zorla sevk uygulamalarına son verilmesini talep ediyor.



