İzmir’de grevde olan DİSK’e bağlı işçilerin düzenlediği ‘Dersimliler Pikniği’ etkinliğinin, Seyit Rıza’nın posterinin önünde halay çektiği görüntüleri basına yansıdı. Bu durum sosyal medya üzerinde çeşitli tartışmalara neden oldu. İzmir’deki grev devam ederken gerçekleştirilen bu piknikte DİSK üyesi işçilerin görüntülenmesi, bazı medya organları tarafınca eleştirildi.
Bu tartışmaların ardından, İzmir Dersim Kültür ve Dayanışma Derneği resmi bir açıklama yaptı.
Dernek Başkanı Hasan Ali Kılıç’ın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki işçilerin hak mücadelesini, Dersim halkının değerleriyle kırmaya çalışan zihniyet bu topraklarda varlık bulamayacaktır. Tarihi boyunca yaşadığımız haksızlıklar, hukuksuzluklar ve derin travmalar karşısında Dersimliler olarak devletten özür beklerken, bu ırkçı söylemlerin Dersim düşmanlığı olarak sürmesine asla razı olamayız.
Bugün Dersimlileri topraklarından zorla süren, sürgün yaşamını dayatan ve açlık ile yoksulluğu reva gören kimseler, barajlar, maden ruhsatları ve orman yangınları gibi uygulamalarla devam eden politikalardan özür dilemedikçe, Dersimlilerin eşit yurttaşlık haklarının tanınması yönündeki bu ittihatçı söylem ve düşmanlık devam edecektir.”
“Bu İttihatçı Akıl Kimseye Fayda Sağlamaz”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan Dersimlilere yönelik yapılan eleştirilere Kılıç, açıklamalarına şöyle devam etti:
“İzBB’deki grev nedeniyle işçilerin haklı direnişlerini kırmaya çalışarak, Dersim pikniğini ve halayını adeta bir suç gibi gösteren, Dersimlilerin bir kurumda çalışmasını sorgulayan zihniyet, ortaçağ zihniyeti ve faşizmdir. İnsanlığın değerleri tarafından asla kabul görmeyecektir. Toplumsal barışın ve demokratik yaşamın konuşulduğu bu günlerde bu ittihatçı aklın hiç kimseye fayda sağlamayacağına inancımız tam.
İzmir Dersim Kültür ve Dayanışma Derneği olarak halklar arasındaki dayanışmayı savunuyor, eşit koşullarda yaşamayı, demokratik mücadeleleri hedef alan bu zihniyetleri kınıyoruz. Tüm halkımızı, demokrasi ve barış için birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz. İşçisiyle, emeklisiyle, kadınıyla, genciyle, ekologistiyle, Kürdüyle, Türküyle ve Alevi’siyle tüm ezilenlerle birleşerek başaracağımıza inanıyoruz…”
