

Sağlık Bakanlığı, yaz aylarında artan sıcaklıkların ve yükselen nem oranlarının yaşlılar, hamileler, çocuklar ve kronik hastalığı olan bireyler üzerinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini hatırlattı. Riski artıran bu durum karşısında, bu gruptaki kişilerin aşırı sıcaklar konusunda dikkatli olmaları gerektiği vurgulandı.
Vatandaşların sıcaklık artışlarına karşı korunma yöntemlerine dair bir yazılı açıklama yapan Sağlık Bakanlığı, önemli bilgilere yer verdi.
Açıklamada, aşırı sıcak ve nemli koşullarda yeterli sıvı alımının önemine değinilerek şu ifadeler kullanıldı:
“Yaz aylarında artan sıcaklık ve nem, yaşlılar, hamileler, çocuklar ve kronik hastalığı olan kişiler için ciddi sağlık sorunları oluşturabilir. Bu nedenle, risk grubundaki bireylerin aşırı sıcaklara karşı dikkatli olmaları hayati bir önem taşımaktadır. Sıvı kaybının önlenmesi, güneşten korunma, dengeli beslenme ve serinlenme gibi basit tedbirlerle risk önemli ölçüde azaltılabilir.”
“Sıcak Çarpması: Yazın En Yaygın Sağlık Problemi”
Sıcak çarpması, yaz aylarında sıkça karşılaşılan sağlık sorunlarından biridir. Aşırı sıcak ve yüksek nem, vücudun ısı dengesini bozarak su ve mineral kaybına ve sıcak çarpmalarına yol açabilir. Yüksek ateş, baş ağrısı, sersemlik, bilinç kaybı, mide bulantısı, kusma, hızlı kalp atışı ve nefes darlığı gibi belirtiler ortaya çıktığında, kişinin derhal serin bir ortama alınması ve ardından bir sağlık kuruluşuna başvurulması, erken müdahale açısından kritik öneme sahiptir.
“Çay, Kahve ve Gazlı İçecek Tüketimi Sınırlandırılmalı”
Sıcak havalarda vücut, terleme yoluyla fazladan su ve mineral kaybeder ve bu durum dehidrasyona (susuz kalma) neden olabilir. Bu nedenle, aşırı sıcak havalarda kaybedilen su ve mineralleri dengelemek amacıyla günde en az 2,5–3 litre su tüketilmeli; çay, kahve ve gazlı içecekler yerine mineral desteği sağlayan ayran ve maden suyu gibi içecekler tercih edilmelidir.
“11:00 ile 16:00 Saatleri Arasında Dışarı Çıkmaktan Kaçının”
Güneş ışınlarının en yoğun olduğu 11:00 ile 16:00 saatleri arasında dışarı çıkmamaya özen gösterilmelidir. Dışarıya çıkılması gereken durumlarda, geniş kenarlı şapkalar takılmalı, UV korumalı güneş gözlüğü ve güneş kremi kullanılmalıdır. Açık renkli, bol giysiler giyilmeli ve uzun süre güneş altında kalmaktan kaçınılmalıdır. Vücut ısısını dengelemek için ortam sıcaklığına dikkat edilmeli; ev ve iş yerleri sabah ve akşam saatlerinde havalandırılmalı, oda sıcaklığı 24–27 derece arasında tutulmalıdır.
“Öğünler Küçük Porsiyonlarla ve Sık Aralıklarla Tüketilmeli”
Sıcak havalarda sindirim sistemi daha yavaş çalıştığı için beslenme alışkanlıkları sıcaklığa göre ayarlanmalıdır. Aşırı sıcak havalarda ağır, yağlı ve kızartılmış yiyeceklerden kaçınılmalı; bunun yerine taze sebze ve meyve tüketilmelidir. Öğünler, küçük porsiyonlar halinde ve sık aralıklarla tüketilmeli; salatalar ile karpuz, kavun gibi su oranı yüksek besinler özellikle tercih edilmelidir.
“Yoğun Fiziksel Aktivitelerden Uzak Durulmalı”
Aşırı sıcak ve nemli havalarda gerçekleştirilen egzersizler, vücudu zorlayabilir ve kalp üzerinde aşırı yük oluşturabilir. Bu nedenle yoğun fiziksel aktivitelerden kaçınılmalı; egzersizler sabah erken saatlerde veya akşam serinliğinde yapılmalıdır. Egzersiz öncesinde, sırasında ve sonrasında yeterli miktarda su içilmesi önemlidir.