

Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı’nı Bornovalı işçilerle birlikte kutladı. Sabahın erken saatlerinde Temizlik İşleri, ardından Fen İşleri ve Park Bahçeler Müdürlüğü şantiyelerine giderek belediye çalışanlarıyla bayramlaşan Eşki, işçilerle birlikte halay çekip sloganlar attı. Kutlamalara DİSK Genel-İş Sendikası 7 Nolu Şube Başkanı Uğur Nazlıoğlu da eşlik etti.
“Hep Birlikte Mücadele Etmeliyiz”
Başkan Eşki, kutlamalar sırasında yaptığı konuşmada işçilere şu şekilde seslendi:
“Bugünleri hep birlikte yaşamamız ve mücadelenin önemini kavramamız gerekiyor. Çünkü içinde bulunduğumuz dönem, ülkemizde tüm haklara yönelik bir tehdit oluşturuyor, sadece emek sınıfının değil, herkesin hayatını tehlikeye atan bir süreç yaşıyoruz. Ülkemiz, daha önce yaşanmamış bir baskı ve zulme maruz kalmakta.”
“1 Mayıs’ın anlamı son derece büyük. Bu nedenle herkesin meydanlarda yer alması gerekiyor. Ancak sadece işçi mücadelesi ile başarıya ulaşamayacağımız ortada. Bugün öğrencilerin de hukuk ve adalet mücadelesi verdiğini unutmamalıyız. Sadece sembolik günlerde alanda olmak yeterli değil. Mücadelenin olduğu her yerde birlikte olmamız gerekiyor.”
“Bertolt Brecht’in ‘Kurtuluş yok tek başına. Ya hep beraber, ya hiçbirimiz!’ sözü, dünya için çetin bir dönemde söylenmiştir. Bugün de ülkemiz için zorlu zamanları yaşamaktayız. Haklarımız birer birer elimizden alınıyor. Arkadaşlar, ya direnip mücadele edeceğiz, ya da bu düzene teslim olacağız.”
“Hayatım boyunca bu ülkeden gitmeyi düşünmedim ve Allah da nasip etmesin. Gidecek başka bir yerimiz yok. Kentimizin sokaklarını temizleyip düzenlediğimiz gibi, bu ülkeyi de koruyup güzelleştirmek zorundayız. Mücadelemizin değeri çok büyük, bu günler son derece önemli. Hepimiz bu ciddiyetin farkına varmalı ve sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz. Bu yıl olmadı ama umarım gelecek yıl 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlarız. İşçi ve Emekçi Bayramınız kutlu olsun.”
“Demokrasi Mücadelesini Bırakmayacağız”
DİSK Genel-İş 7 Nolu Şube Başkanı Uğur Nazlıoğlu, konuşmasında ekonomik adaletsizliklere ve demokrasi mücadelesine dikkat çekti:
“Sağlığa ulaşamıyoruz, eğitime erişimimiz yok, emekli olsak bile geçimimizi sağlayamıyoruz. Çalışıyoruz, işçiyiz ama yine de zorlanıyoruz. Bizden kesilen vergiler bazı patronların ödediklerinden daha fazla. Sandığa gidiyoruz, istediğimiz yerel idareciyi seçmek için oy kullanıyoruz. Attığımız oyların çıkmama endişesiyle sabahlara kadar sandık başında bekliyoruz. Sonrasında da ‘kayyum atanmasın mı’ diyerek belediye binalarını kuşatıyoruz. İşçi sınıfının ekmek ve demokrasi mücadelesini asla bırakmayacağız.”