İzmir'de uzun bir süredir devam eden çöp krizi iyice karmaşık bir hal alırken, çözüm arayışları da sürüyor. Mahalle sakinlerinin yeniden açılmaması için nöbet tuttuğu Harmandalı Katı Atık Depolama Tesisi'nin kapatılması gerektiği bilimsel raporlarla ortaya konulmuşken, bakanlık tarafından kullanım süresi 31 Aralık'a kadar uzatıldı. Ancak alternatif tesisler için henüz somut bir gelişme yaşanmadı.
Ege Çevre ve Kültür Platformu Derneği (EGEÇEP) Bilim Kurulu Üyesi Erhan İçöz, bu konuyla ilgili {siteDomain}’ye açıklamalarda bulundu.
Çöp krizinin çözüm süreci hakkında İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne eleştirilerini dile getiren EGEÇEP Bilim Kurulu Üyesi İçöz, önerilerini de sıraladı.
“Yukarıdan Aşağı Çözülmez”
İçöz, konu hakkında şunları söyledi: “İzmir Büyükşehir Belediyesi bu süreci tek başına çözmek istiyor. Bu mesele yukarıdan aşağı bir yaklaşımla çözülemeyebilir. Halk, sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarıyla birlikte çözülmesi gereken bir konudur. Bunun dışındaki her çözüm başarısızlığa uğrar. Önerimiz net: EGEÇEP, TMMOB, Baro gibi kentin bileşenlerinden seçilen bölgeler hakkında görüş alınmalı ve belirlenen yerlerde halk katılım toplantıları düzenlenmeli. Ancak bu şekilde sorun kalıcı bir şekilde çözülür. Ortak çalışma süreci hemen başlatılmalıdır.
Geri Dönüşüm Tesisi Olmalı
Geçirimsiz zeminlerin bulunduğu, yerleşim alanlarından uzak ve halkın karşı çıkmayacağı bölgelerde yeni tesisler kurulmalıdır. Ancak bu tesisler depolama değil, geri dönüşüm tesisleri olmalıdır. Atıklar geri kazanılmalı ve kazanılamayanlar depolanmalıdır. Ayrıca, kaynakta ayrıştırma dediğimiz, atıkların evlerde ayrıştırılması süreci daha da yaygınlaştırılmalıdır. Bu konuda halkı bilinçlendirme ve bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır.
<h2““Hala Bunu Konuşmak Utanç Verici”
İçöz, mevcut durumda yaşananları şöyle değerlendirdi: “Zaman kaybediliyor. 2025 yılı bitiyor ama hala bu konularda adım atılmış değil. 'Belirli yerler düşünüldü' deniyor ama sonuç alınamıyor. Harmandalı, ilk açıldığı zaman katı atık düzenli depolama tesisi olarak kuruldu ve en fazla 15 yıl faaliyet gösterecek şekilde planlandı. Ancak bu tesis, vahşi depolamaya dönüşmüştür. 32 yıl geçti ve hala bu konuları gündeme getiriyor olmamız utanç verici!”
