İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Davutpaşa Kampüsü Olimpik Yüzme Havuzu içerisinde kadın öğrenci ve personele özel ayrılmış spor salonları açılacağını duyurmasıyla birlikte çeşitli tartışmalara yol açtı.
İTÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Mandal, sosyal medya aracılığıyla yaptığı paylaşımda, bu yeni spor salonlarının sadece kadın öğrenci ve personelin kullanımına sunulacağını açıkladı.
Prof. Dr. Mandal, bu salonların “tamamen öğrencilerin görüş ve önerileri doğrultusunda tasarlandığı” bilgisini verdi.
Cumhuriyet gazetesine göre, Rektör Mandal'ın bu açıklamasına bazı öğrenciler sosyal medya üzerinden tepki göstererek, uygulamaya “harem-selamlık” ifadesiyle yorumda bulundular.
“KADINLARIN DIŞLANMASINI TEŞVİK EDİYOR”
Eğitim Sen Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Evrim Gülez, Rektörlüğün aldığı bu karara eleştiriler yöneltti. Gülez, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ne yaklaşırken yapılan bu duyurunun, kadınların kamusal alandaki varlığını kısıtlayan bir zihniyetin yeni bir yansıması olduğunu savundu.
Gülez, benzer uygulamaların “koruma” adı altında erkek egemen düzene yeniden sınırlar çizdiğini belirtti:
“Kadınların ‘özel alanlara’ yönlendirilmesi onların güvenliğini sağlamaz, aksine toplumsal yaşamdan dışlanmalarını ve denetim altına alınmalarını teşvik eder. Bu tür uygulamalar, ‘koruma’ adı altında erkek egemen düzenin çizgilerini yeniden belirleyerek kamusal alanı erkekler için doğal, kadınlar için ise ‘tehlikeli’ hale getirir.”
Bu bakış açısının yalnızca kadınların hareket özgürlüğünü kısıtlamakla kalmayıp, aynı zamanda özgür düşünme ve birlikte yaşama hakkına da saldırdığını belirten Gülez, şöyle devam etti:
“Kadınları ayrıştıran ve kamusal yaşamdan uzaklaştırmaya yönelik her türlü politika, şiddetin ideolojik bir biçimidir. Kadınların güvenliği, ayrı spor salonları veya havuzlarla değil, özgürlük, eşitlik ve dayanışmayla sağlanmalıdır.”
