

Menemen'de 1930 yılında Cumhuriyet karşıtları tarafından şehit edilen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki, ayaklanmanın 95. yılı dolayısıyla bir kez daha anıldı. Tören, saat 10.00'da Yıldıztepe'deki Kubilay Anıtı'nda gerçekleştirildi. Programa İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Şehit Asteğmen Kubilay'ın yakınları, devlet yetkilileri, askeri erkan, belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri, sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve İzmirliler katıldı.

Anıt Özel Defteri İmzalandı
Çelenk sunumu, saygı duruşu, saygı atışı ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan etkinlikte, Topçu Üsteğmen Murat Altınışık'ın konuşmasının ardından anıt özel defteri imzalandı. Anma programı, duaların okunması ve şehitliğe karanfil bırakılmasıyla sona erdi.
Laiklik ve Cumhuriyet Vurgusu
Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ve arkadaşlarının Menemen'de Cumhuriyet karşıtı güçler tarafından katledilmesinin 95. yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayımlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Bu olay, laikliğin neden vazgeçilmez olduğunu açıkça gösterir. Cumhuriyet neden korunmalıdır sorusunun tarihsel cevabıdır” ifadelerini kullandı.

“Karşı Devrimci Kalkışma”
Tugay mesajında, “23 Aralık 1930'da Menemen'de yaşananlar, sıradan bir olay değildir. Şeriatçıların düzenlediği bu karanlık saldırı, Türkiye Cumhuriyeti'nin laik, çağdaş ve devrimci karakterini hedef alan en belirgin karşı devrimci kalkışmalardan biridir. Bu katliamın her yıl dönümünde bir araya gelen yurttaşlarımızın, Cumhuriyetimizi koruma konusundaki ortak kararlılığı bizlere umut veriyor. Şehitlerimizin anısına sahip çıkma amacıyla gösterilen birliktelik, Cumhuriyet için ne büyük bedeller ödendiğini hatırlatıyor.” dedi.
“Genç Cumhuriyet Geri Adım Atmadı”
“Bir öğretmeni hedef aldılar. Eğitimi hedef aldılar. Aklı, bilimi, aydınlanmayı hedef aldılar. Cumhuriyetin vicdanını ve geleceğini hedef aldılar. Din kisvesi altında şiddeti meşrulaştırmaya çalışan bu zihniyet, laik hukuk düzenini reddeden ve toplumu karanlığa sürüklemek isteyen teokratik bir zihniyetin ifadesiydi. Ancak tarih bize şunu da göstermiştir: Genç Cumhuriyet bu saldırılar karşısında geri adım atmamış, sarsılmaz bir iradeyle ayakta durmuş ve devrim yolundan dönülmeyeceğini tüm dünyaya ilan etmiştir.” şeklinde konuştu.



