reklam
reklam
DOLAR38,7866% -0.04
EURO43,4467% -0.09
STERLIN51,6198% -0.24
FRANG46,1087% -0.26
ALTIN3.967,17% -2,13
BITCOIN103.135,18-1.032
reklam

İzmir’de Endişe Verici Durum: Su Seviyesi Yüzde 15’e Düşmüş Oluyor

Yayınlanma Tarihi : Google News
İzmir’de Endişe Verici Durum: Su Seviyesi Yüzde 15’e Düşmüş Oluyor
reklam

İzmir’de kuraklık alarmı veriliyor. Şehrin ana su kaynağı olan Torbalı Barajı’ndaki su seviyesinin yüzde 15.19’a gerilediği bildirildi. Bu oran, son yıllardaki en düşük seviyeyi temsil etmekte. Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Doğan Yaşar açıklamalarda bulundu.

Ülkemizin 3. büyük kenti İzmir, azalan yağışların etkisiyle barajlarda ciddi sorunlar yaşamaya başlamış durumda. Kentin içme suyu ihtiyacının büyük bir kısmını karşılayan Tahtalı Barajı’nda su seviyesi yüzde 15 seviyelerine kadar düştü. Bu dönem içinde barajın 2024 yılı doluluk oranı yüzde 30 olarak kaydedilmiş ve bölgedeki suların çekildiği gözlemlenmiştir. Barajın çevresindeki yerleşim alanlarının belirginleştiği durum, su tasarrufunun ne denli hayati olduğunu gözler önüne seriyor.

Barajlar Dolu Olduğu Dönemde Bile Yeraltı Suyu Kullanımı Sürüyor

TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) Çalışma Kurulu Üyesi ve Çevre Biyoçeşitlilik ile İklim Değişikliği Çalışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir’deki su krizine dair değerli bilgiler paylaştı. Yaşar, barajların dolum döneminin genellikle Kasım-Nisan arası olduğunu belirterek, yaz aylarında yaşanan su seviye düşüşlerinin normal olduğunu ancak yanlış yönetimin sorunu daha da büyüttüğünü ifade etti. Tahtalı Barajı’ndaki su seviyesinin, yağışların az olması durumunda Eylül ayı itibarıyla yüzde 3-5 seviyelerine inebileceğini bildirdi. “İzmir’in ana su kaynağı Tahtalı Barajı yüzde 15,19 seviyesine düştü, bu son yılların en düşük oranı. Bu düşüş Eylül ayında yüzde 3-5 seviyelerine kadar inebilir. Barajların dolum döneminin Kasım-Nisan arası olduğu biliniyor; yaz aylarında su seviyeleri sıkça düşmektedir. Burada asıl sorun, yanlış su yönetimidir; kuraklık değil. Barajlar doluyken dahi yeraltı suyu kullanılmaya devam edildi, bu da sorunu derinleştirdi. Manisa’daki yeraltı su seviyesi 500 metreye kadar düşmüşken, İzmir hala buradan su çekmeye devam ediyor. Bu bilinçsiz kullanım Gölmarmara gibi kaynakların kurumasına yol açmıştır. Ayrıca İzmir’de su tüketimi yaz aylarında yüzde 40 oranında artmaktadır. Halk, bahçe sulaması, balkon yıkama gibi işlemlerle su israfı yapmaktadır. Belediyeler hala hobi bahçeleri kurarak suyun gereksiz harcanmasına neden oluyor. Oysa kurak iklimlere uygun peyzaj sistemlerine geçiş yapılmalıydı” dedi.

İzmir Su Fakiri Durumuna Geldi

Prof. Dr. Doğan Yaşar, belediyelerin su yönetiminde eksiklikler olduğunu vurguladı ve şu ifadeleri kullandı: “Türkiye genelinde kişi başı su potansiyeli bin 310 metreküp iken, İzmir’de bu oran sadece 600 metreküptür. Bu da su fakirliği anlamına geliyor. Ancak bilimsel su yönetiminde önemli eksiklikler mevcut; belediyelerde hidrojeologların dahi bulunmaması ciddi bir sorun. Tarımda gereksiz su tüketimi gerçekleştiren ürünler azaltılmalı, hatta gerekirse yasaklanmalıdır. Avrupa’da uygulandığı gibi kesin önlemler ve tasarruf önlemleri alınması elzemdir. Su kaynakları havza bazında planlanmalı ve su yönetimi siyasete alet edilmemelidir. Yeraltı suları acil durumlar için korunmalı; barajlar doluyken asla tüketilmemelidir. Çünkü su varsa, yaşam vardır.”

reklam

YORUM YAP