İzmir’de, 30 Ekim 2020’de meydana gelen depremde en fazla can kaybını geri bırakan Rıza Bey Apartmanı’nın yıkılmasıyla ilgili 20 sanığın yer aldığı davanın duruşması, bilirkişi raporunun yenilenmesi kararıyla ertelendi.
Tanık: “Böyle bir bina yapıldığını hatırlamıyorum”
İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmada, tutuksuz sanıklar, mağdur aileler ve taraf avukatları hazır bulundu. Tanıklardan F.E., projenin çiziminde görevli mimarlık mühendislik firmasında asistan olarak çalıştığını belirtti. F.E., apartmana ilişkin bir sözleşme hazırlamadığını ve böyle bir binanın inşasını hatırlamadığını ifade etti.
Firma Sahibi: “Adım sadece projede geçti”
Tutuksuz sanık İ.K., isminin yalnızca projede kullanılan antetli kağıtta yer aldığını, projeyle doğrudan bir ilişkisinin olmadığını savundu. İ.K., bugüne kadar inşa ettiği tüm binaların sağlam olduğunu iddia etti.
Fenni Mesul: “Projede imza yetkim yoktu”
Projenin fenni mesulü A.S.B., projede imza yetkisine sahip olmadığını belirtti. Müteahhit H.H.Ö. ise, projenin İ.K.’nin ofisinde çizildiğini ve ödemeleri de doğrudan ona yaptığını açıkladı.
Müştekiler: “Yargılama hızla sonuçlanmalı”
Depremde iki çocuğunu kaybeden Emine Yücel, sanıkların sürekli yeni bilirkişi talep ettiğini belirterek, yargılamanın uzatılmasına karşı çıkıp yeni heyet atanmasının gereksiz olduğunu ifade etti.
Aslı Taner’i kaybeden anne Arzu Taner de beş yıl süren dava sürecinden yorgun düştüğünü dile getirerek, “Herkes birbirine suç atıyor. Ama suçlu kim? Suç bizim evlatlarımız mı?” şeklinde tepkisini ortaya koydu.
Savcılık Bilirkişi Raporunu İstedi, Mahkeme Onayladı
Cumhuriyet savcısı, dosyaya sunulan yeni belgeler nedeniyle her sanık bakımından sorumluluğun yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Mahkeme heyeti, yeni bir bilirkişi raporu alınmasına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
