reklam
reklam
DOLAR41,2867% 0.12
EURO48,9857% -0.03
STERLIN56,4903% 0.26
FRANG52,4675% -0.02
ALTIN4.891,01% -0,03
BITCOIN115.780,81-0.64
reklam

CHP’li Bakan’dan Kılıçdaroğlu'na Eleştiri: Bizi Üzdü

Yayınlanma Tarihi : Google News
CHP’li Bakan’dan Kılıçdaroğlu'na Eleştiri: Bizi Üzdü
reklam

CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 38. Olağan Kurultay’a ilişkin dava sürecinde sessiz kalmasını eleştirdi. Bakan, polisin müdahale ettiği süreçte Kılıçdaroğlu’nun sessiz kalmasının partilileri üzdüğünü vurgulayarak, “Bir partinin uzun yıllar genel başkanlığını yapmış birinin milletvekillerine müdahale olurken sessiz kalması dikkat çekici. Umarız bundan sonra daha duyarlı bir tutum sergiler” dedi.

Murat Bakan, ANKA Haber Ajansı'nın da içinde bulunduğu bir grup gazeteciyle yaptığı toplantıda gündeme dair soruları yanıtladı. Kılıçdaroğlu’nun dava sürecinde açıklama yapmamasına dair ise şunları söyledi:

“Kemal Bey'in sessiz kalması bizleri son derece üzdü. Yani bir partinin uzun yıllar genel başkanlığını yapmış bir insanın polis müdahalesi ve biber gazıyla milletvekillerine müdahale edilirken sessiz kalması, sosyal medya üzerinden bir paylaşımda bulunmaması dikkat çekici. Bu durum sadece bizim değil, tüm CHP’lilerin beklentisiydi. Umarız bundan sonra daha duyarlı ve partiye sahip çıkan bir tutum içinde olur.”

“Geç Yapılmış bir Açıklama”

Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik'in yaptığı açıklamaları da değerlendiren Bakan, “Toplumun bu kadar beklentisi olmasına rağmen, açıklamanın davadan sonra yapılmış olması geç kalınmış bir açıklamadır. Keşke daha önce yapsaydı, belki bu kadar tartışma yaşanmazdı. Çünkü Kemal Bey sessiz kaldığında toplumda yargının kararını beklediği düşüncesi oluşabiliyor. Bu da tepkilere yol açıyor. Daha erken bir açıklama yapılması daha doğru olurdu. Pozitif bir açıklama yapması gerekiyordu. Düşüncelerini önceden açıklasaydı partinin sustuğu dönemden daha az zarar görürdü” dedi.

“Toplum Bunları Not Ediyor”

Bakan, mahkeme kararıyla CHP İstanbul İl Yönetimi'ne geçici olarak görevlendirilen eski CHP Milletvekili Gürsel Tekin hakkında, “Gürsel Tekin partide çeşitli görevlerde bulunmuştur, ama yaşattığı durum ve binlerce polisle girmesi tahmin ettiğimiz şeyler değildi. Ancak bunlar topluma kaydediliyor” ifadesini kullandı.

“Yargı Yoluyla Sonuç Almaya Çalışmanın Anlamı Yok”

Bakan, 21 Eylül’de gerçekleştirilecek olağanüstü kurultayın tamamlanacağını belirterek, “21'inde bizim Olağanüstü Kurultayımız var. Bu kurultay seçimli bir kurultaydır. İstanbul delegasyonu yok, doğal delegeler yok. Binin üzerinde delege var. CHP Genel Merkezi’ne gelmek isteyen, AKP’nin yargı aparatlarıyla, polisle değil; gelsin, seçime girsin. Eğer gerçekten genel başkanlık koltuğuna oturmak isteyen birisi varsa, Özgür Özel’in karşısında aday olsun. Cesaret ve öz güveni olan bunu seçimle gösterir. Demokratik rekabet de bunun yoludur. Yargı yoluyla sonuç almaya çalışmanın anlamı yok” dedi.

“Kürt Sorununun Çözümü Parlamento Çatısı Altındadır”

TBMM’de oluşturulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun kamuoyu beklentilerini karşılayamadığını ifade eden Bakan, “Bu ülkede gerçekten bir demokrasi varsa, bir çözüm olur. Türk'ün demokrasiye ihtiyacı var, Kürt'ün yok mu? Siyasi saiklerle insanların tutuklanması, yargının siyasallaşması ve en büyük partinin yargı eliyle kuşatılması, Kürt sorununu çözmek için mümkün olamaz. Kalıcı bir çözüm yalnızca demokrasi ve adaletle sağlanabilir. Komisyonun şu ana kadar yaptığı çalışmalar ne demokrasi ne de adalet barındırıyor. Biz burada sorunun meşru zeminde çözülmesini istiyoruz. Kürt sorununun çözüleceği yer, parlamentonun çatısı altıdır. Dolayısıyla arzu ettiğimiz gibi bir komisyon bu sorunu çözmelidir. Bu komisyon, geçici değil, kalıcı bir çözüm üretmelidir. Bunun için sadece yasalar getirmek yeterli değildir, demokratikleşme de gereklidir” değerlendirmesinde bulundu.

reklam

YORUM YAP