reklam
reklam
DOLAR39,8300% 0.01
EURO46,9581% 0.28
STERLIN54,4177% 0.07
FRANG50,1953% 0.22
ALTIN4.272,77% 0,31
BITCOIN108.955,99-0.766
reklam

Dünyanın Dört Bir Yanından İzmir'e Gelenler: Arı Havası ile İlginç Tedavi

Yayınlanma Tarihi : Google News
Dünyanın Dört Bir Yanından İzmir'e Gelenler: Arı Havası ile İlginç Tedavi
reklam

Konya'da doğan 62 yaşındaki emekli ziraat teknisyeni Hüseyin Ceylan, Tarım ve Orman Bakanlığı'ndaki görev süresince pek çok şehirde arıcılık eğitimleri verdi.

Ceylan, annesinin kanser hastalığı sırasında arı ürünlerinin faydalarını gözlemleyerek bal, polen, propolis, arı sütü ve arı zehri ile gerçekleştirilen apiterapi tedavisi üzerine global anlamda eğitimler aldı. 16 yıl önce Karaburun'da arı çiftliği kurarak, sahibi olduğu 400'e yakın arı kovanını Ege ve Akdeniz bölgelerinde farklı lokasyonlara taşıyor.

Ceylan, çiftliğine gelen alerji, solunum yolu hastalıkları ve bağışıklık sistemi zayıflığı çeken bireylere alternatif tıp hizmetleri sunuyor. “Arı yatağı” olarak adlandırılan terapi odalarında arı kovanından gelen havanın solunması ve kanat sesleri eşliğinde kişilere rahatlatıcı bir etki sağlanıyor, bu durum tedavi desteklemek isteyenler için ilgi uyandırıyor.

Bilimsel Olarak Kabul Edildi

Hüseyin Ceylan, apiterapinin sağlık üzerindeki olumlu etkilerinin dünya çapında bilimsel olarak kabul gördüğünü belirtti.

Arıların çeşitli bitki ve su kaynaklarından faydalandığını vurgulayan Ceylan, “Fitoterapi, yani bitkisel tedavi yöntemlerinde kullanılan maddeleri, endemik bitkilerin polen ve nektarı ile propolisin aktif bileşenlerini arıların kovanlarına taşıdığını biliyoruz. Arı kovanı havasında fitoterapi ve aromaterapi için kullanılan bileşenler mevcuttur. Bu maddeleri insan sağlığına zarar vermeden doğru dozajda sunmak zordur; ancak arılar bunu hazır bir şekilde bize ulaştırıyor. Biz de bu kaynaktan yararlanıyoruz.” dedi.

Ceylan, apiair uygulamasının alerji, astım, bronşit, depresyon, migren ve zayıf bağışıklık sistemi gibi durumlarda olumlu sonuçlar sağladığını ifade ederek, “ABD'den bir aile, Kovid-19 sonrası koku ve tat kaybı şikayetleriyle bize başvurdu. Şu an koku ve tatları yavaş yavaş geri almaya başladılar. İstanbul'dan ve Azerbaycan'dan misafirlerimiz var. Almanya'dan gelenler de mevcut.” diye ekledi.

2 Yıldır Koku Almıyordu

ABD'den uygulama için gelen Çiğdem Kaya, Kovid-19 teşhisi konmamasına rağmen 2 yıldır koku alamadığını, bu nedenle merkeze başvurduğunu belirtti.

Apiair uygulamasından memnuniyetini dile getiren Kaya, “4 gün önce geldik ve değişiklik hissetmeye başladım. Bazı kokuları tekrar almaya başladım. Hepsi değil ama birkaç kokuyu algılayabiliyorum. Böyle bir sonucu beklemiyordum. Maske taktığınızda havanın geldiğini gerçekten hissediyorsunuz.” şeklinde konuştu.

Sabri Şahin, 10 yıldır tat ve koku alamadığı için İstanbul'daki doktorunun kendisini merkeze yönlendirdiğini ve şimdi tekrar koku ve tat almaya başladığını ifade etti.

Ali Hikmet (82) ise 16 yıl önce kanser tedavisi gördüğünü, bağışıklık sistemini güçlendirmek için her yıl merkeze geldiğini belirterek, “16 yıldır ne soğuk algınlığı ne de grip oldum. Arıların böyle bir özelliği olduğunu bilmiyordum.” dedi.

reklam

YORUM YAP