

Çeşme’nin Germiyan Mahallesi'nde çevre savunucularının gösterdiği çabalara rağmen, 2020 yılında Valiliğin onayı ile iki adet rüzgar türbini inşa eden ve üçüncüsü için çalışmalarını sürdüren Güral Porselen'e, çevre davalarını takip eden Avukat Şehrazat Mercan ve Çeşme Kent Konseyi Başkanı Dr. Ahmet Güler itiraz etti.
‘Dinlemediler Bile’
Yenilenebilir enerji kaynaklarının tarım arazilerini kullanılamaz hale getirdiğini belirten Şehrazat Mercan, “Bu yenilenebilir enerji, girdiği alanda kalmıyor, girdikten sonra kapasite artışıyla çok genişliyor. Bu yüzden ÇED gereken durumlarda bile ‘ÇED gerekli değildir’ kararı çıkıyor. Germiyan bölgesinde de daha önce ‘bu iş 2-3 türbinle kalmaz’ demiştik ve kalmadı. Tarım alanlarını korumak için 5403 sayılı yasa ve bir dizi koruma yasası var. Ancak bunların hepsi işlemez hale geliyor. Tel örgüyle çevrilen bir alanda tarım yapılabilir mi? Sadece ekim değil, köylüler hayvanlarını da otlatabilir. Keçi ağılı vardı, onu da kaldırdılar. Daha önce bir arkeolog burada yapılan araştırmalarda, bölgenin eski dönemlerde de çiftlik arazisi olarak kullanıldığını söyledi. Yani burası geçmişte de tarımsal faaliyetlere açılmış bir alanmış. O bilirkişi bile dinlenmedi” dedi.
‘Tamamen Yasa Dışı’
Ahmet Güler, şirketin Germiyan’da iki “kaçak” rüzgar türbini inşa ettiğini ve üçüncü türbinin de tamamen yasa dışı olduğunu vurguladı. Güler, “2014’te üç adet türbin için başvuruda bulundular. Dava açtık ama kaybettik. Mahkeme kararına göre Germiyan’da rüzgar türbini yapılması yasaktı. Daha sonra mahkeme itirazımızı kabul etti ve aynı zamanda planları da iptal etti. Vali Elban’dan önceki İzmir Valisi’nin onayıyla bu rüzgar türbinini inşa ettiler. İnşa ettikleri yerlerden biri Roma köyüydü. Birçok tarihi eser tahrip edildi. Şimdi de üçüncüsünü yapıyorlar. Yasal bir zeminleri yok. Yaptıkları tamamen yasa dışı. Hatta Güral Porselen’in kardeşi Kütahya Porselen, kardeşinin isminin karıştığı için ‘benim bu rüzgar türbinleriyle hiçbir ilgim yok’ diye açıklama yaptı” şeklinde konuştu.