reklam
reklam
DOLAR39,9041% 0.01
EURO46,8754% -0.07
STERLIN54,7260% -0.1
FRANG49,9729% 0.02
ALTIN4.225,12% 0,58
BITCOIN107.650,000.297
reklam

İzmir, Avrupa'nın Çöplüğü Olma Tehlikesiyle Yüz Yüze!

Yayınlanma Tarihi : Google News
İzmir, Avrupa'nın Çöplüğü Olma Tehlikesiyle Yüz Yüze!
reklam

İngiltere Kraliyet Donanması'na ait ünlü savaş gemisi HMS Bristol’ün, sökülmek amacıyla İzmir’in Aliağa ilçesine gönderilmesi, yeni tartışmaları beraberinde getirdi. İzmir Yaşam Alanları Platformu, geminin tehlikeli atıklar içerdiğine dikkat çekerek, “Doğaya ve yaşam alanlarımıza verilen zarar, maddi olarak ölçülemez” şeklinde bir açıklama yaptı.

2020'de Emekliye Ayrıldı

HMS Bristol, 11 Haziran’da İngiltere’nin Portsmouth Limanı’ndan hareket ederek Türkiye’ye doğru yola çıktı. 3 Temmuz’da Aliağa'daki gemi söküm tesisine ulaşması beklenen destroyer, Falkland Savaşı'nda önemli bir rol oynamış ve İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher’ın iktidarını destekleyen askeri harekatın sembollerinden biri olarak tanınıyor. 154 metre uzunluğunda ve 16.8 metre genişliğinde olan bu gemi, Sea Dart hava savunma füzeleri ve gelişmiş elektronik sistemleriyle yıllarca NATO tatbikatlarında görev yaptı. Sonraki yıllarda eğitim gemisi olarak kullanılan Bristol, 2020 yılında emekliye ayrıldı.

Müze Olması İçin Çaba Gösterildi Ama Başarılamadı

Bristol’ün müzeye dönüştürülmesi amacıyla İngiltere'de birkaç kampanya düzenlendi ancak bu çabalar sonuçsuz kaldı. 11.000'den fazla imzaya ulaşan kampanya, İngiliz Donanması tarafından göz ardı edildi. Gemi, açık ihale yöntemiyle satışa sunuldu ve en yüksek teklifi, Aliağa’daki LEYAL Gemi Söküm Şirketi verdi.

“Avrupa Çöplüğü Olmaya İzin Vermeyeceğiz” Uyarısı

İzmir Yaşam Alanları Platformu, geminin Aliağa’ya transportunu “doğaya büyük bir tehdit” olarak tanımladı. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “LEYAL Gemi Söküm Şirketi, HMS Bristol’ü sökmek için ihaleyi kazandı. Bu gemi, ağır metaller, asbest ve PCB (poliklorlu bifenil) gibi insan sağlığı ve çevre için son derece zararlı maddeler içermektedir. Basel Anlaşması’na göre, bu tür eski gemiler 'toksik atık' sayılmaktadır. Gemi söküm işlemleri, dünya genelinde en tehlikeli işlerden biri olarak kabul edilmektedir. Ne yazık ki, bu atıklar İzmir’in ve Türkiye’nin doğal alanlarına bırakılmakta.”

“Türkiye, Avrupa’daki söküm işlemleri için öncelik taşımakta. Bu tercihin sebebi, düşük iş gücü maliyetleri ve çevre yasalarının, ekolojiden uzak, sermayeden yana olmasıdır. Aliağa’daki 22 tesis, Avrupa’da yasaklanmış olan ilkel baştankara yöntemini kullanıyor. Gemiler, kıyıya yanaştırılarak malzemeleri denizde sökülmekte ve karaya taşınmaktadır. Bu işlem, denizdeki kirliliğin hem suya hem de toprağa karışmasına sebep olmaktadır. İçerdiği yüksek tehdit nedeniyle, AB'de bu yöntem yasaklanmamaktadır.”

“İlkel Yöntemle Doğaya Zarar Veriliyor”

Açıklamada ayrıca, Aliağa’daki söküm tesislerinde kullanılan yöntemlere de vurgu yapılarak, “Aliağa’da 22 geri dönüşüm tesisi bulunmaktadır ve burada baştankara yöntemi uygulanmaktadır. Bu ilkel yöntemle gemiler doğrudan kıyıya oturtulmakta, söküm işlemleri denizde başlatılmaktadır. Bu durum, atıkların hem denize hem de toprağa karışmasına neden olmaktadır. Avrupa’da yasaklı olan bu yöntem, Türkiye’de hâlâ kullanılmaktadır. Gemilerin sahibi olanlar, onları sökmelidir” ifadelerine yer verildi.

reklam

YORUM YAP