İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) yönetimi ile sendikalar arasındaki gerilim giderek artıyor. Son olarak, belediye bünyesinde faaliyet gösteren Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube, dikkat çekici bir açıklama yaparak tartışmalara yeni bir boyut kattı. Sosyal medya hesapları üzerinden kamuoyuna duyurulan açıklamada, belediyede yaşanan son gelişmelerin “kaygı verici bir tablo” oluşturduğu dile getirildi.
Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube'nin açıklaması şu şekilde gerçekleşti:
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde Kodlama, Fişleme ve İşçi Kıyımı
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde son zamanlarda yaşanan olaylar, endişe verici bir durumu gözler önüne seriyor. Tasarruf adı altında yüzlerce işçi işten çıkarılırken, diğer taraftan birçok yeni işçi alınması dikkat çekiyor.
Emekçiler, hakları için grev ve eylemler düzenlerken, idarenin uyguladığı baskı politikalarını incelediğimizde, işten çıkarmaların amacının sendikalı, haklarını arayan ve örgütlü işçilere yönelik gözdağı vermek olduğu aşikar.
Asıl Amaç; Emekçilerin Haklarına Yönelik Sistemli Saldırı
Sendikal haklardan yoksun olan “kapsamdışı personel” olarak adlandırılan çalışanların, iş güvencesinden mahrum bırakılması kabul edilemez bir durumdur.
Bu uygulama, emekçilerin örgütlenme hakkını pratikte ortadan kaldırmakta ve keyfi işten çıkarılmalara zemin hazırlamaktadır. Son dönemlerdeki işten atmalar da bu güvencesizlik yapısının doğrudan bir sonucudur.
Performans Sistemi Aracılığıyla Kodlama ve Fişleme
Uzun süredir kamu emekçilerine “verimlilik” üzerinden dayatılan performans uygulamaları, aslında iş güvencesini ortadan kaldırmayı ve keyfi işten çıkarmaları kolaylaştırmayı amaçlamaktadır.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde uygulamaya konulan “kodlama” sistemi, bu politikanın güncel bir örneğidir.
Hiçbir nesnel kriter içermeyen, yöneticilerin kişisel değerlendirmelerine dayanan bu sistem, emekçileri doğrudan fişlemekte ve onların geleceğini bir şefin ya da müdürün ruh haline bağlı hale getirmektedir. Bu durum, kurumdaki barış ve aidiyeti tehdit etmektedir.
Sistem sonrası devreye alınacak performans ölçümünün memurlar için sürgün, işçiler için ise doğrudan işten çıkarma anlamına geldiği belirtildi.
Mücadele ve Disiplin Politikaları
Kültürpark içerisine yerleştirilen kameralar aracılığıyla emekçilerin gözetlenmesi ve uzun süre dışarıda bulundukları ya da sigara içtikleri gerekçesiyle kayıt altına alınmaları, açık bir fişleme eylemidir.
Kurumla çalışanlar arasındaki bağı zayıflatan, iş güvencemizi tehdit eden ve örgütlü mücadeleyi baskı altına almaya yönelik her türlü uygulamaya karşı duruyoruz.
Kodlama uygulaması, fişleme, performans bahane edilerek gerçekleştirilen haksız değerlendirmeler ve sendikasızlaştırma ile iş güvencesinin yok edilmesi gibi politikalara karşı olduğumuzu kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.
Belediye yönetimini bu uygulamalardan bir an önce vazgeçmeye ve emekçilerle birlikte kamusal hizmeti güçlendirmeye davet ediyoruz. Demokratik, eşit, şeffaf ve adil bir yönetim anlayışı, ancak çalışanların haklarına saygı göstermekle inşa edilebilir.
