İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik sürdürülen 'yolsuzluk' ve 'usulsüzlük' soruşturması kapsamında, eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun da dahil olduğu 157 kişi gözaltına alındı. İzmir Kooperatif Mağdurları Birliği, Soyer ve Aslanoğlu’nun gözaltında tutulduğu İzmir Emniyet Müdürlüğü Yeşilyurt Ek Hizmet Binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Kooperatif Mağdurları Birliği'nden İş İnsanları Gaziemir Yapı Kooperatifi Başkanı Ali Alpyavuz, topluluğun adına basın metnini okurken, “Bu operasyon, bireysel hesaplaşmaların değil; İzmir halkına ait olan değerlerin, umutların ve alın terinin talan edilmesine karşı devletin ‘dur’ dediği bir eşiktir” dedi.
“Siyaset, Müteahhit ve Belediye Üçgeni”
Alpyavuz, usulsüzlüğün siyaset, müteahhit ve belediye üçgeni aracılığıyla devam ettiğini öne sürdü. “İzmir’de uzun yıllardır binlerce vatandaşın mağduriyetine sebep olan, kamu gücünü kullanarak çeşitli kooperatifler üzerinden rant sağlayan yapıya karşı bugün çok önemli bir adım atılmıştır. Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İZBETON A.Ş. eski Yönetim Kurulu Başkanı Heval Savaş Kaya ve bazı belediye bürokratlarının da aralarında bulunduğu 157 kişi, şikayetlerimiz neticesinde gözaltına alınmıştır. Bu gelişme, yalnızca mağdurlar için değil; kamu vicdanı açısından da önemli bir dönüm noktasıdır. Uzun yıllardır İzmir genelinde mağdur edilen kooperatif üyeleri olarak pek çok kez uyardık, belgelerle konunun üzerine gittik ve suç duyurularında bulunduk. Kooperatifler aracılığıyla dönen usulsüzlüklerin başta ‘siyaset-müteahhit-belediye’ üçgeni olmak üzere, organize bir biçimde yürütüldüğünü açıkladık. Sesimizi duyurmak için her türlü yasal yöntemi kullandık. Bugün yaşanan gelişme, bu çabaların zayi olmadığını ortaya koymaktadır” ifadelerini kullandı.
“Bireysel Hesaplaşma Değil”
Süreci dikkatle izlediğini belirten Alpyavuz, “Süreci özenle yürüten İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na, görevini büyük bir sorumlulukla yerine getiren tüm emniyet görevlilerine, yolsuzlukların ortaya çıkmasında büyük katkısı olan Avukat Nilgün Dağgeçen’e, yeni Yönetim Kurulu üyelerine ve destek veren tüm mağdurlara teşekkürlerimizi sunarız. Bu operasyon, bireysel hesaplaşmaların ötesinde; İzmir halkına ait olan değerler, umutlar ve alın terinin talan edilmesine karşı devletin ‘dur’ dediği bir eşiktir. Yüzlerce mağdurun ev hayalini çalanlardan hesap sorulması en büyük beklentimizdir. Adaletin gerçekleşmesi için süreci dikkatle takip edeceğiz, tüm mağdurların haklarını savunmaya ve bu yapının bağlantılarını açığa çıkarmak için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
