İzTV'de yayınlanan Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel programının konuğu, Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel Başkanı Orhan Yıldırım oldu. Kamuda 8'inci Dönem Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecine ilişkin açıklamalarda bulunan Yıldırım, kamu emekçilerinin emeğinin karşılığını talep ettiğini belirtti.
Türkiye'de milyonlarca insanın geçim sıkıntısı yaşadığını dile getiren Yıldırım, “Kirasını nasıl ödeyeceğini, çocuğunun eğitim masraflarını nasıl karşılayacağını, evine zorunlu gıdayı nasıl temin edeceğini düşünüyor. Bu durum karşısında çaresiz bir yaşam sürüyor. Köye gitseniz dahi, çiftçiye gitseniz de ürettiği ürünü satamama sorunu yaşayan halkımızın büyük bir bölümü var. Memur ve memur emeklileri ana başlıklı olmaksızın, Türkiye’deki tüm emekçilerin hak ettiği ücretlerin, hak ettiği yaşam standartlarının oldukça altında bir yaşam sürmek zorunda kalmasının sorunlarıyla karşı karşıyayız” ifadesini kullandı.
‘İlk Kez Masadayız’
Bu yıl ilk kez masaya oturacaklarını vurgulayan Yıldırım, “Ağustos ayında başlayan ve sekizinci kez yapılan toplu sözleşme masasındaki Türkiye'nin üçüncü büyük memur konfederasyonu olarak yer alıyoruz. Daha önceki tüm 7 dönem boyunca masa değişmedi. 4688 sayılı sendikalar yasasından bu yana bu değişikliğin sağlanmasını başardık. Geçmiş 7 döneme baktığımızda, kamu çalışanları kaybetmiş, hükümet kazanç sağlamış. Biz, bu sefer farklı bir sonuç elde edeceğimizi belirttik. Memur emeklileri bizden bir şey beklerken, sadece sıradan taleplerle bitmeyecek bir süreç yürütmemiz gerektiğini ifade ettik. 20-25 gün içerisinde bin 500 talebi oturup müzakere etmek mümkün değil. Bu yeni dönemde bunu kabul etmiyoruz; özel talepler iletilecek, zira Birleşik Kamu-İş Federasyonu olarak bu konu hakkında bilimsel bir kitabımız mevcuttur” şeklinde konuştu.
‘Maraba Değiliz’
Kamu emekçilerinin adalet taleplerine dikkat çeken Yıldırım, “Bütün konfederasyonlar 4688 sayılı yasada grev hakkının olmaması nedeniyle sıkıntı yaşıyor. Vergi dilimi ile ilgili olarak memurlar ilk dilimden yukarı çıkmamalı. Ancak Sayın Cumhurbaşkanı yeniden değerlendirme oranlarını enflasyon kadar artırmadığı için, bu durumu bilerek yaptığını düşünüyoruz. İlk vergi dilimi yüzde 15'tir, 158 bin lirayı geçtiğinizde herkes 2'nci vergi dilimine giriyor. Yıl sonuna doğru 3'üncü vergi dilimi yüzde 27'yi buluyor. Devlet memurunu kendi fabrikanızda çalışan maraba gibi göremezsiniz. Biz maraba değiliz; bu ülkenin onurlu vatandaşlarıyız. İstediğimiz ücretler fazla değil, yalnızca evine peynirini, zeytinini, ekmeğini, doğal gazını, çocuğunun eğitim masraflarını ve kirasını rahatça ödeyebilmesi için gerekli olanlardır. Açlık sıkıntısı çeken bir insan üzerinde kontrol sağlayamazsınız. Talebimizin özeti; zenginlerden kısıtlama sağlanacak, yoksullara olması gereken hak verilecektir” dedi.
‘Biat Etmeyeceğiz’
Taleplerini sokaklardan yükseltmeye devam edeceklerini belirten Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel Başkanı Yıldırım, “Bu ülke hepimizin. Barış içerisinde yaşayıp, bu ülkenin zenginliklerini eşit ve adil bir şekilde talep etmek ve paylaşmak dışında başka bir amacımız yok. Kitle sesini duyurduğunda, hiçbir hükümet halkın taleplerine kayıtsız kalamaz. Kayıtsız kalan her siyasi yapı, yok olmaya ve kaybetmeye mahkûmdur. Biz, susturulmak istenen bir ülkede asla susmayacağımızı; korkutulmak istenen bir ülkede korkmayacağımızı, kimsenin bu halka biat ettiremeyeceğini haykırıyoruz. Haklı olanlar her zaman kazanacak. Biz buna inanıyoruz, sizler de inanın ve yanımızda olun” ifadelerini kullandı.
