

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmada, tutuklu sanıklar arasında yer alan Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür, Üsküdar Belediye Meclis Üyesi Bülent Kaygun, Sancaktepe Belediye Meclis Üyesi Elif Gül, Fatih Belediye Meclis Üyesi Güzin Alpaslan, Tuzla Belediye Meclis Üyesi Hasan Özdemir, Adalar Belediye Meclis Üyesi Nesimi Aday, Şişli Belediye Meclis Üyesi Sinan Gökçe, Beyoğlu Belediye Meclis Üyesi Turabi Şen ve Beyoğlu Belediye Başkan Danışmanı İkbal Polat ve avukatları duruşmada hazır bulundu.
“Silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçlamasıyla 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanan sanıkların savunmalarının ardından, savcı duruşmada mütalasını sundu ve tutukluluğun devamını talep etti. Mütalaaya karşılık yaklaşık 30 avukat mahkemeye görüş bildirdi ve tahliye talep etti.
Barış Süreci ve Cadı Avları Çelişkisi
Sanık Elif Gül’ün avukatları, “Barış sürecinden söz ederken, bir yandan cadı avına çıkılan iddianameler hazırlanmakta. Devlet kendi yurttaşıyla çatışma halinde. Bugün üç Kürt bir araya gelse, altı polis orada oluyor” şeklinde eleştirilerde bulundu.
Gül’ün avukatlarından Sinan Zincir ise, “Meral Danış Beştaş, Ali Kenanoğlu gibi isimler burada. İddianamedeki ‘örgüt’ üyeleri olarak gösteriliyor… Dikkatli olalım. Çok tehlikeli bir durum” diyerek tepkisini ortaya koydu.
Güliz Alpaslan’ın avukatı, müvekkilinin 8 Mart eyleminde basın açıklaması yaparken çekilen fotoğraflarının iddianamede “silahlı terör örgütü üyeliği” delili olarak gösterilmesine karşı, “Savcı belli ki çaresiz kalmış… Bir basın açıklaması nasıl ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ olur? İddianame somut delillerden yoksun ve suç tarihi gözaltı tarihiyle belirlenmiş, bir illiyet bağı yok” ifadelerini kullandı.
İddianameyi Düzenleyen Savcılara Suç Duyurusu
Sanıkların avukatları, “İddianameyi hazırlayan her iki savcı hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Dayanaksız suçlamalar mevcut” dediler.
Ara kararın açıklandığı duruşma yaklaşık sekiz buçuk saat sürdü. Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verirken, MASAK’tan istenen raporun akıbetinin sorulması ve Terörle Mücadele Şubesi’nden ‘Kent Uzlaşısı’ ile ilgili bilgi notu talep etti. Dava 18 Eylül tarihine ertelendi, sanık avukatları ise duruşmanın 4 ay sonra yapılmasına tepki göstererek salondan ayrıldı.
Şubat Ayındaki Kapsamlı Operasyon
Duruşmanın ardından adliye binası önünde bir açıklama yapan DEM Parti İstanbul İl Eş Başkanı Arife Çınar, karara şu şekilde karşı çıktı:
“Şubat ayında geniş kapsamlı bir operasyon gerçekleştirildi. Bir kentin, halkın kendi kendisini yönetmesi amacıyla çeşitli çalışmalar yapma hakkı vardır. Ancak iktidar, farklı kesimlerin bir araya gelerek belediye yönetimini üstlenmelerine karşı çıkararak kayyum atamaktadır. Arkadaşlarımızın tutukluluğunun devamına karar verilmesi, biz halkın yönetmediği bir belediyeciliği kabul etmiyoruz. Türkiye’nin demokratikleşmesi için bir süreç başlatıldı, ancak demokratik toplumun inşasında ve demokratik anayasanın oluşmasında bu tür kararların yeri yok. Bu kararı kınıyoruz ve mücadelemize devam edeceğiz. Tek adam zihniyetinin merkezden yönetim arzusunu kabul etmiyoruz.”