

İzTV'de yayımlanan Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel programının konuğu olan Siyaset Bilimci Dr. Emrah Gülsunar, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Gülsunar, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun CHP'den istifa ederek AKP'ye geçişini değerlendirdi.
CHP'nin Çerçioğlu'nun istifasıyla ilgili öne sürdüğü şantaj iddialarının muhtemelen gerçek olduğunu söyleyen Gülsunar, “Çerçioğlu'nun normal şartlarda AKP'ye geçme gerekçesi yok. Çünkü kendisi 6 dönemdir CHP'de siyaset yapmakta. 23 yıllık bir CHP'li birisinin 1 haftada durduk yere AKP'ye geçmesini açıklamak zor. Bu durumda altında bir neden olması lazım, ki CHP'liler bu nedenleri de açıkladı. Bunların hepsini değerlendirdiğimizde tehdit ve şantaj durumu oldukça yüksek. Bu şekilde gerçekleşse bile bu geçiş meşru sayılamaz. Çerçioğlu'nun kişisel konforu için böyle bir tutum sergilememesi gerekirdi. Özlem Çerçioğlu'nun bu davranışı, demokrasi ve hukuk açısından kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
'Kazanamadığı Yeri Tehdit ile Alıyor'
Çerçioğlu'nun AKP'ye geçişinin bazı AKP üyelerini de rahatsız ettiğini belirten Gülsunar, “AKP şu anda demir yumrukla yönetiliyor; bu nedenle insanlar şikayet etseler bile ses çıkaramıyor. Ancak aralarındaki rahatsızlıklarını dile getirmiş olabilirler. AKP, kurulmuş olduğu günden bu yana 'milli irade' vurgusu yapıyor, fakat şu an milli iradeye saygı göstermiyorlar. AKP, Aydın'ı en son 2004 yılında kazanmıştı. Yani kazanalım dedikleri yerlerde şantaj ve tehdit yolunu tercih ediyorlar. Bu, gerçekte kazanmış oldukları bir durum değil. Bugün seçim olsa AKP Aydın'dan oy alabilir mi? Hayır. Bu, halk iradesine bir darbe niteliği taşıyor. Milli iradeye mikro düzeyde bir darbedir.” şeklinde konuştu.
'Başka İstifalar Olabilir'
CHP'de Çerçioğlu gibi başka istifaların yaşanabileceğini dile getiren Gülsunar, “İktidar, devlet gücünü elinde tutuyor. Yargı baskısıyla başka belediye başkanlarını da tehdit edebilir. Bu belediye başkanları hapse girmemek ya da mal varlıklarını korumak için bu tür dönüşümler yapabilir. Çünkü CHP de kendi içerisinde homojen bir yapı değil; iktidar mücadeleleri yaşanabiliyor. Memnun olmayan bazı isimler, iktidarla iş birliği yapabilir. Demokrasi ve hukuk açısından bu tür durumların yaşanmamasını umut ediyorum ama realite açısından yine de diğer belediye başkanlarının ve hatta milletvekillerinin bu yola başvurması mümkündür.” dedi.
'CHP'nin Performansı İyi'
Özlem Çerçioğlu'nun istifasına rağmen CHP'nin şu anda iyi bir performans sergilediğini belirten Gülsunar, “CHP, birliği ve bütünlüğü koruyor. Kılıçdaroğlu'nun partiye kayyum olarak gelmesi konusu da önemli. Haziran'daki dava geride bırakıldı ama eylülde yeni bir dava söz konusu. Bu büyük sorunlar yaratabilir. Yeni Çerçioğluların çıkması da sıkıntı yaratabilir. Fakat şu ana kadar Özgür Özel'in, CHP üst yönetiminin tercihleri ve performansı başarılı oldu. Saldırılara karşı kendilerini savunmayı başardılar. İktidar bloku sağlam değil; CHP'ye yüklenerek kendi iç sorunlarını gizlemeye çalışıyorlar. Kısa vadeli tartışmalara baktığımızda iktidar, gündemi değiştirmede başarılı görünse de uzun vadede CHP duruşunu korursa sandıktan birinci parti olarak çıkacağını söyleyebilirim.” dedi.
'Yeni Eylem Yöntemleri Gerek'
CHP'nin 19 Mart'tan bu yana sürdürdüğü eylemlerin önemli olduğunu ancak alışkanlık haline geldiğini ifade eden Gülsunar, “Sandık bir şekilde gelecek. Ancak gözlerini karartırlarsa oraya bir hile karıştırabilirler. Asla ‘yapamazlar’ diyemeyiz ama işleri çok zor. Zira 80 yıllık bir sandık geleneğimiz var. İlk etapta buna yeltenmeyeceklerdir. Sandık geldiğinde CHP birinci parti konumunda. Stratejileri de bunun üzerine kurulu. Eğer tam otoriter bir rejime geçilirse ve sandık ortadan kaldırılmaya yeltenirlerse, o zaman daha sert tepkiler için sol ve genç kesim önerilerde bulunabilir. Rutine bindiği yorumuna katılıyorum. Toplumsal meşruluğu kaybetmeden yeni eylem yöntemleri denemelidirler.” şeklinde görüş belirtti.