

İzTV’de Nil Kahramanoğlu’nun sunduğu Gündem Özel’in konukları, Bir Arada Yaşarız Eğitim ve Toplumsal Vakfı’ndan (BAYETAV) Sevgi Artuç Kutlu, Ebru Çakar ve Mertcan Özçakır oldu. Programda, BAYETAV’ın Bahar 2025 İzmir Barometresi’nin detayları ele alındı.
Bahar Barometresi, gençlik konusunun tesadüfen öne çıktığını ifade eden Kutlu, “Araştırma sürecimize 19 Mart ve öncesinde sahada gözlemler yapma kararı ile başladık. Bu dönem, doğrudan veriye ulaşabileceğimiz en açık kanalların olduğu bir zamandı. Her bir barometre ile birlikte gençliğe dair algılar ve onların karşılaştığı güncel sorunları duyma fırsatına sahip olduk” şeklinde konuştu.
Gençlerin Siyasete Güvensizliği
19 Mart tarihine dair gençlik ve siyaset bağlamında bazı veriler paylaşan Özçakır, “Odak grup çalışmalarında gençlerin hiçbiri belirli bir siyasi partinin üyeliğini üstlenmemişti. Gençlerin bir hak talebi, gelecek kaygıları ve değişim arzusu bulunmaktaydı. İzmir’deki gençlerin sokağa çıkma nedenleri de bununla ilgilidir. Gençlerin neredeyse tamamı siyaset kurumuna güvenmiyor. Z kuşağına dair ‘apolitik’ algısı doğru değil; yaptığımız araştırma bunun bir yanılgı olduğunu ortaya koydu. Gençler, politik bir duruş sergileyebilirler, özellikle bireysel haklarına ve özgürlüklerine müdahale edildiğinde. Milliyetçilikle ilgili bazı algılar gözlemlendi ama bunu sivil milliyetçilik kavramı çerçevesinde değerlendirmek istedik. Sivil milliyetçilik, geleneksel kıstaslardan uzak, daha modern ve bireyciliğe açık bir yaklaşım” dedi.
Gelecek Kaygısı
Gençlerin yarısından fazlasının stresli ve kaygılı hissettiğini dile getiren Çakar, “Genel anlamda bir gelecek kaygısı içinde oldukları ve gençler arasında öfkenin yaygın bir duygu durumu olduğu görülmekte. Çaresizlik ve umutsuzluk gibi olumsuz duygular yoğun olarak hissediliyor. Odak grup çalışmalarında bu kuşağın kendini algılayış biçimine dair gözlemler yaptık. Kendilerini dünyaya imrenen bir kuşak olarak görüyorlar. İzmir’de gençlerimize en büyük sorunlarının ne olduğu sorulduğunda, işsizlik yanıtını alırken, 18-29 yaş aralığındaki gençler, hayat pahalılığını daha büyük bir sorun olarak ifade ettiler” açıklamalarında bulundu.
“CHP’li Teyze” Konfor Alanı
Öne çıkan diğer unsurları sıralayan Kutlu, “Araştırmama göre, İzmir’e dair önemli imgelerden biri olan ‘CHP’li teyze’ imajı bizim için şaşırtıcı sonuçlardan biriydi. İzmir’de belirli bir kitleyi tanımlayan bir terim olmasına rağmen, gençler bu imajı sormadan kendiliklerinden ifade etti. Çünkü gençler CHP’li teyzeleri çok seviyorlar. Onlarla aynı şehirde ve ortamda olmanın rahatlatan, güven veren hatta bir konfor alanı yaratan bir etken olduğunu belirttiler. Bu dikkat çekici bir sonuçtu” dedi.