Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından verilen 10 günlük ekran karartma cezası, medya özgürlüğü ve ifade hürriyeti savunucuları tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Çeşitli basın meslek örgütleri, Sözcü TV’ye destek vermek amacıyla kanalın önünde toplandı ve ortak bir basın açıklaması düzenledi.
RTÜK'ün Cezaları İktidarı Eleştiren Medya Üzerine Yoğunlaşıyor
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş, RTÜK'ün ceza verme uygulamalarının demokratik ilkelere aykırı olduğunu ifade etti. Güneş, “2025 Basın Özgürlüğü Ödülü’nü Sözcü TV, Halk TV, Now TV ve TELE1 gibi medya kuruluşlarına verdik. Bugsun Sözcü TV'nin yayınlarının durdurulması, demokrasinin ve halkın haber edinme hakkının engellenmesi demektir. RTÜK'ün cezalarının %80'i iktidarı eleştiren medya kuruluşlarına yöneliyor. Bu durum, yüzlerce çalışanın emeğinin gasbı demektir.” dedi.
Geçmiş İçin Değil, Gelecek İçin Karartma
Türkiye Yazarlar Sendikası İkinci Başkanı Mustafa Köz, ekran karartma kararını geleceğe yönelik bir tehdit olarak tanımlayarak şu şekilde konuştu: “Yasal düzenlemeler aracılığıyla yaratılan karanlık, düşünce ve basın özgürlüğünü yok etme çabasıdır. Bu durum, sadece bugünün değil, ülkenin geleceğinin karartılması anlamına geliyor. Sözcü TV, yayınlarına kaldığı yerden devam edecek. Baskılar geçici, özgürlükse kalıcıdır.”
RTÜK İktidarın Kontrol Aracı Olmuş Durumda
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Sekreteri Banu Tuna, RTÜK'ün ifade özgürlüğüne yönelik ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti: “Gazeteciler, her gün kolluk güçlerinin şiddeti, yargılamalar, gözaltılar ve RTÜK baskısıyla karşı karşıya kalıyor. RTÜK, iktidarın bir kontrol aracı haline geldi. Bu karanlıktan elbette çıkacağız; çıkarken yan yana durup dayanışmalıyız.”
Halkın Haber Alma Hakkı İhlal Ediliyor
DİSK Basın-İş Yönetim Kurulu Üyesi Gökay Başcan, RTÜK'ün cezasının yalnızca Sözcü TV'ye değil, kamuoyunun haber alma hakkına yönelik bir tehdit olduğunu belirtti. Başcan, “19 Mart’tan bu yana var olan siyasi darbe ortamında Sözcü TV de bu baskılardan nasibini aldı. Verilen ceza, halkın haber alma hakkını kısıtlamayı amaçlıyor. Bu nedenle buradayız, bu süreci birlikte aşacağız.” şeklinde konuştu.
RTÜK Cezaları Politiktir
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) Genel Koordinatörü Batıkan Erkoç, RTÜK'ün verdiği kararların nesnel değil, politik bir yaklaşımla alındığını vurguladı. Erkoç, “Yaptığımız analizler, RTÜK'ün cezalarının çoğunluğunu iktidarı eleştiren yayınlara verdiğini ortaya koyuyor. Kurum, denetim işlevinden çıkarak sansür aracı haline gelmiştir. Sözcü TV'ye yönelik cezanın hukuki bir dayanağı yoktur.” ifadelerine yer verdi.
Demokratik Değerler Tehdit Altında
Türkiye Yayıncılar Birliği temsilcisi Erkan Akpınar, yayın yapma hakkı ve ifade özgürlüğünün sadece medya mensupları için değil, tüm toplum için geçerli bir hak olduğunu belirtti. Akpınar, “Haber alma hakkının kısıtlanması, demokratik toplumlarda derin yaralar açar. Yayıncılar olarak ifade özgürlüğüne yönelik tüm kısıtlamaların derhal son bulmasını talep ediyoruz. Sözcü TV ile dayanışma içindeyiz.” dedi.
