Türk-İş’e bağlı Petrol-İş Sendikası’nda örgütlü olan Temel Conta İşçileri, patronun Toplu İş Sözleşmesi masasına oturmayı reddetmesi nedeniyle 241 gündür grevde. İşçiler, işyerindeki olumsuz koşullar, ücretler ve patronun sendikaya karşı tutumu hakkında görüşlerini dile getirdiler. BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen de Temel Conta işçilerine destek ziyaretinde bulunarak düşüncelerini paylaştı.
‘Şafak sayar gibi’
Temel Conta İşyeri Temsilcisi Sinem Kaya, grev başladığında yeniden ‘insan’ gibi hissetmeye başladıklarını ifade etti. Çalışma koşullarından herkesin şikayetçi olduğunu belirten Kaya, “İçeride insan gibi muamele görmediğimizi grev günleriyle anladık” sözlerini kullandı. Sendikaya katıldıklarında iş yerinin baskıları artırdığını dile getiren Kaya, “Grev günü için saymaya başladık. Greve başlamamızın ardından patron bizi görmedi ve arabuluculara ‘Benim param var, onlar düşünsün’ dedi” dedi.
Kaya, “241 gündür Kemalpaşa’nın en soğuk yerinde direnişimizi sürdürüyoruz. İlk günden beri burada mesaiye gelir gibi bulunuyoruz. Hakaretlere tahammül ettik ancak bunun üstü kapatılmadı. Greve çıktığımızda fark ettik ki pek çok haksızlığa uzun süre sessiz kaldık. Direnişimizde konuşmaktan da yorulmadık; biz buradayız, patron bizim varlığımızı kabul etmediği sürece grev devam edecek” dedi.
‘Baskılar artınca sendikayı istedik’
Temel Conta İşçisi Yücel Korkmaz, 2012 yılında fabrikada çalışmaya başladığını ancak daha sonra emekli olduğunu, yeniden çağrıldığını aktardı. Korkmaz, “Çok hevesli değilken işverenin ısrarıyla geri döndüm. 2012’de çalışanlar arasında sendika bilinci yoktu ama baskılar arttıkça sendika talep ettik” şeklinde konuştu. Sendikaya katıldıktan sonra baskının daha da yoğunlaştığını belirten Korkmaz, “İş olmasa bile çalışmaya zorlanıyoruz, hatta tuvaletlere giderken bile takip ediyorlar. Kapıları kilitlemekte bile ileri gittiler” açıklamasını yaptı.
Korkmaz, “241 gün oldu ama yorulmadım. Şu anda başım ağrımıyor ama maddi anlamda zorluk yaşıyorum. Biz buradayız ve sendikayı buraya kazandırmak için mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
‘Sabah gevreğimizi bölüşüp yiyoruz’
Temel Conta İşçisi Şule Yavaş, çapak temizleme işini yaparken koruyucu ekipmanların eksik olduğunu ve soludukları havanın zehirli bir kokudan oluştuğunu aktardı. Yavaş, “İş görüşmesi sırasında sendikaya karşı uyarıldık ama ortamı gördükten sonra sendikalanmaya karar verdik. Yönetim, ‘17 bin TL ile geçinemiyorum’ diyen bir çalışana, ‘Onu Cumhurbaşkanına söyleyin’ dedi” dedi. “Dışarıda bir aile oluyoruz; sabahları yemek için gevrek alıp paylaşıyoruz. Bu 241 gündür devam ediyor.”
‘Pes etmeyeceğiz’
Bir diğer Temel Conta İşçisi Zeynep Zobuoğlu, işverenin kendilerine hakaret etmesini sendikal örgütlenme için bir dönüm noktası olarak gördüklerini kaydetti. Zobuoğlu, “Patron, sendikaya üye olduktan sonra, ‘Sendika ne kadar arkanızda duracak?’ dedi. Arkamızda sendikamız var” dedi. “12 çalışanın bir araya gelmesi bizi destekliyor. Grev sonrası daha da kenetlendik” diye ekledi.
‘Dayanamazsınız’
Grevdeki Temel Conta işçilerinden Simay Çetin Bekar, “30 Ağustos’ta düğünüm var ama haklarım için buradayım. İçeride adaletsizlik ve mobbing, bizi sendikalı olmaya zorladı. Hasta olan arkadaşlarımız bile izin alamıyor” dedi. Bekar, “İşveren, sendikayı kabul etmeyeceğini ve ‘Siz dayanamazsınız’ dedi ama 241 gündür buradayız” diye vurguladı. Bireysel sorunlardan çok, toplumsal haklar için mücadele ettiklerini belirtti.
‘Bu mücadelenin sonucu sınıfın kaderini etkileyecek’
Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen, “Temel Conta işçilerinin direnişi sadece bu işçileri ilgilendirmiyor. Ülke genelinde benzer hak arayışları yaşanıyor ve bu mücadeleler işçi sınıfının kaderini etkiliyor. Dünyanın herhangi bir yerinde işçilerin kazandığı mücadeleler diğer işçilere örnek oluşturuyor. Bu nedenle direnişler büyük bir önem taşıyor.”
