Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, gazeteci Fatih Altaylı’nın gözaltına alınmasına sert bir şekilde tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, Altaylı’nın gözaltına alınmasından önce Cumhurbaşkanlığı danışmanlarından gelen ‘suyun ısınıyor’ ifadelerine dikkat çekildi.
TGC’den yapılan açıklama şöyle:
“Türkiye, Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 159. sırada yer almakta. Haksız gözaltılar, tutukluluk, adli kontrol uygulamaları ve ekonomik baskılar gibi durumlar, medya özgürlüğünü tehdit eden en önemli unsurlar olarak öne çıkıyor. Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne göre gazetecinin halka karşı olan sorumluluğu, öncelikle kamu otoritelerine karşı olan sorumlulukları ile başlar. Gazetecileri sadece mesleğin temel ilkeleri ve özgürlük kaygıları yönlendirmelidir. Gazetecilerin önce kamuoyunda tehdit edilmesi, ardından yargı aracılığıyla sürekli gözaltına alınarak baskı altına alınmaya çalışılması, halkın haber alma hakkını ihlal etmektedir.”
Son olarak bu duruma bir örnek daha yaşanmıştır. Gazeteci Fatih Altaylı, 20 Haziran 2025’te YouTube kanalında yayınladığı bir videoda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik ‘tehdit içerdiği’ iddia edilen ifadeleri nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, İstanbul’daki evine gelen güvenlik güçleri tarafından 21 Haziran 2025 Cumartesi gecesi gözaltına alınmıştır.
“Altaylı’nın söyledikleri bağlamından koparılarak yayınlandı”
TGC’nin açıklamasında, gazeteci Altaylı’nın gözaltına alınmasına sebep olan YouTube yayını hakkında değerlendirmelere yer verilmiştir. Açıklama şu şekilde sonlandırılmıştır:
“YouTube’daki yayının kasıtlı olarak bir kısmının alenen yayılarak bağlamından koparıldığı ve Altaylı’nın sosyal medyada hedef gösterildiği görülmektedir. Cumhurbaşkanının tehdit edildiği gerekçesiyle gözaltına alınması, meslektaşımıza yapılmış bir haksızlıktır. Ayrıca Fatih Altaylı’nın gözaltına alınmasından önce Cumhurbaşkanlığı danışmanlarından ‘suyun ısınıyor’ açıklaması yapılması, basın özgürlüğü açısından ciddi bir tehdittir. Bu kabul edilemez. Meslektaşımız derhal serbest bırakılmalıdır.”
