

Bir zamanlar The Times Dergisi’ne kapak olan, dünyanın en güzel 10 koyu arasında yer alan doğa harikası Çeşme Ayayorgi Koyu, betonlaşma tehdidiyle karşı karşıya. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından geçen aylarda ikinci kez imar planları askıya alınan Çeşme Ayayorgi ile alakalı süreç devam ediyor. Çeşme Çevre Derneği, bu imar planlarının iptali için açılan davada mahkeme keşif duruşması kararı alındığını duyurdu. Mahkeme tarafından görevlendirilen bilirkişi heyeti, dün bölgede incelemelerde bulundu. Çeşme Çevre Derneği Başkanı Dr. Ahmet Güler, Ayayorgi’nin betonlaşmaması için mücadelelerini sürdüreceklerini ifade ederek, “Tam 433 bin metrekarelik alan imara açıldı. Eğer dur demezsek, bu cennet köşede beton bir şehir yükselecek” dedi.
Rant odaklı imar girişimi
Güler, Ayayorgi’nin yalnızca Çeşme’nin değil, Türkiye’nin en kıymetli kıyı miraslarından biri olduğunu belirterek, “Çeşme Ayayorgi Koyu’nda 433 bin metrekarelik alanın imara açılmasına karşı açtığımız dava kapsamında, dün mahkeme tarafından görevlendirilen bilirkişi heyeti bölgede inceleme gerçekleştirmiştir. Bilirkişi heyeti, davacı taraf olan çevre savunucularını dinlemiş; bölgede yapılması planlanan yoğun yapılaşmanın etkilerini yerinde gözlemlemiştir. Ayayorgi, yalnızca Çeşme’nin değil, Türkiye’nin en kıymetli kıyı miraslarından biridir. Sadece doğal güzelliğiyle değil, tarihî ve kültürel dokusuyla da korunması gereken bir alandır. Ne var ki; 433 bin metrekarelik bu benzersiz doğa parçası, plansız ve rant odaklı bir imar girişimiyle tamamen betonlaşma tehdidi altındadır” ifadelerini kullandı.
“Çeşme’nin geleceğine ihanet etmektir”
Çeşme Çevre Derneği Başkanı Ahmet Güler, keşif sırasında yaptığı açıklamada şunları kaydetti: “Burası doğal ve tarihsel sit alanıdır, peyzaj değeri çok yüksektir. Ayrıca Ayayorgi, Çeşme’nin marka değerini oluşturan en önemli simgelerden biridir. Bu koyu betonlaştırmak sadece çevreye değil, Çeşme’nin geleceğine de ihanettir. Bölgedeki mevcut kanalizasyon altyapısı yetersizdir ve en büyük sorun su yokluğudur. Bu yoğun yapılaşma, Çeşme’nin taşıyamayacağı bir yük olacaktır. Üstelik 433 bin metrekarelik alandan yalnızca 4 dönümlük bir alanın belediyeye ayrılması tam bir akıl tutulmasıdır; belediye burada çocuk parkı mı yapacak, halka nasıl hizmet götürecek? Bu imar planı durdurulmalıdır.”
“Kıyılar halkındır sermayeye teslim edilemez!”
Dün gerçekleştirilen keşfe birçok çevre örgütü destek verdi. Güler, “Akköy Koruma Derneği, Güzelbahçe’den gelen doğa savunucuları ve GÜLDER Derneği üyeleri alandaydı. Ne yazık ki, Çeşme’deki birçok sivil toplum kuruluşu ve resmi kuruluşlar bu kritik davaya yeterli ilgiyi göstermemiştir. Katılım gösteren Çeşme Kent Konseyi, Çeşme Kadın Dayanışma Derneği ve Türk Anneler Birliği’ne, ayrıca bireysel olarak destek veren Çeşmeli doğaseverlere teşekkür ederiz. Ayayorgi hepimizindir. Kıyılar halkındır, ranta ve vahşi sermayeye teslim edilemez. Çeşme Çevre Derneği olarak bu hukuksuz ve doğa düşmanı imar planına karşı mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.” şeklinde konuştu.