Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Ege Bölge Başkanı Hayrettin Çakmak, İzTV’de Gizem Taban ile Z Raporu programına katıldı. Çakmak, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde (İzBB) son zamanlarda gündeme gelen ve işçiler arasında endişe yaratan havuz sistemiyle ilgili görüşlerini aktardı.
“İŞÇİYİ RAHAT BIRAKIN”
Çakmak, İzBB’de Türk-İş’in temsil edildiği alanlarda havuz sisteminin uygulanmadığını, ancak DİSK’e bağlı kuruluşlarda işçilerin havuza yönlendirildiğine dair duyumlar aldığını belirtti. Bu durumun kamuoyuna da yansıdığını ifade eden Çakmak, tepkisini şu şekilde açıkladı: “Genel itibarıyla bizim örgütlü olduğumuz yerlerde işe alım yapılmadı ama DİSK’e bağlı yerlerde bunun gerçekleştiği bilgisine ulaşıyoruz. Süreci takip ediyoruz. Türk-İş’in olduğu yerlerde havuza gönderilen yok. Ancak bu durum işçinin psikolojisini olumsuz etkiliyor. Bu havuz sistemine karşıyız. Eğer çıkartacaksanız tamamen çıkarın, yoksa vazgeçin! İşçiye maaş vermiyorsunuz, sigortasını yatırmıyorsunuz, çıkışını yapmıyorsunuz, ‘git evinde bekle’ diyorsunuz. Bu durum gerçekten kabul edilemez! Havuzda bekletmek ne kadar sürdürülebilir ki? Geçtiğimiz günlerde, şubemize bağlı bir arkadaşımızın kardeşi geldi. Psikolojik durumu bozulmuş; ‘Ne çıkışımı veriyorlar ne de iş’ diyor. Madem personel fazlası var, bunun bir yasa ve kuralı var. Bunların değerlendirilmesi gerekiyor. Sendikalarla müzakere edilerek bir yol haritası belirlenmesi lazım. Amacımız kaos yaratmak değil, kaosu çözebilmektir. Fazlalık varsa, eksik olan yerlerde değerlendirelim. Bizim görmediğimiz detayları siz görebilirsiniz, sizin göremediğinizleri biz görebiliriz. Ancak önerilerimize kulak vermezseniz sorunlar çözülmez. Çünkü sahada biz varız, eksileri ve fazlaları görme yeteneğine sahibiz. Siz sadece ofislerde oturup bakıyorsunuz. Ama artık işçiyle değil, hizmetle ilgilenelim. İşçiyi de rahat bırakalım.”
“BU BİR İŞKENCEDİR”
Havuz sisteminin bir an önce sona ermesi gerektiğini söyleyen Çakmak, İzBB yönetimine çağrıda bulundu: “Bu havuz sistemine derhal son vermeleri için çağrıda bulunuyorum. İşçilerin hangi konfederasyona bağlı olduğunun bir önemi yok. Emek tektir. Ben bir vatandaş olarak bunu kabul etmiyorum. Bu, insanlara zulümdür, işkencedir. İşkence diyorum; çünkü bir insanın sabah işe gitmesi gerekirken havuzda beklemesi oldukça kötü bir durum. Bu işten bir an önce vazgeçmeliler! İnsanlar çaresiz ve umutsuzlar. Bu durum insanları istenmeyen sonuçlara itebilir, Allah korusun… Yazıktır, günahtır. Tüm emekçiler, emeğinin karşılığını almak için çalışıyor. Bu emeği zehir zıkkım etmemeliler. Havuz sistemini kim önerdiyse çok büyük bir hata yapmıştır! Bu sistemin kanunda yeri yoktur ve bunu kabul etmemiz mümkün değildir.”
