İstanbul’da, bebek acil hastalarını önceden belirledikleri özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip, bu bebeklerin ölümüne neden oldukları ve haksız kazanç elde ettikleri iddia edilen 29’u tutuklu 58 sanığın yargılandığı davanın dördüncü duruşması başladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, yenidoğan çetelerine kurban giden masum bebekler için adalet talebine devam ettiklerini belirtti.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda gerçekleştirilen duruşmaya, organize suç örgütünün lideri olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 29 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar, şikayetçiler ve avukatlar katıldı.
Ayrıca, başka bir suçtan tutuklu olan sanık Mustafa Kemal Zengin de duruşmaya getirildi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz ve beraberindeki heyetle birlikte birçok basın mensubunun takip ettiği duruşmanın yapıldığı salonda, polis ekiplerince yoğun güvenlik önlemleri alındı.
Birleştirilen dosyadaki sanıkların kimlik tespitinin yapılmasıyla başlayan duruşma, mahkeme başkanının dosyaya gelen evrakları okumaya devam etmesiyle sürdü.
Şahbaz: Adalet İstemeye Devam Ediyoruz
Duruşma öncesi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, Bakırköy Adliyesi önünde gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Yenidoğan bebeklerin, kar amacı güden özel hastanelere teslim edildiğini öne süren Şahbaz, “Bugün Bakırköy Adliyesi’ndeyiz ve yenidoğan çetelerine kurban giden masum bebeklerimiz için adalet istemeye devam ediyoruz. Yeterli altyapıya sahip olmayan özel hastanelerde kurulan yoğun bakım ünitelerinde, maalesef bebeklerimiz can vermiştir.” dedi.
Dava Nasıl Başladı?
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı’nın liderliğindeki suç örgütünün, yönetimini sanık doktor İlker Gönen ve 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in gerçekleştirdiği belirtiliyor.
İddianamede, suç örgütünün esas amacının, devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini aşarak doluluğunu artırmak, hastaların basamaklarıyla oynamak ve Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK) üst düzey ödemeler almak olduğu kaydediliyor.
Sanıkların, hasta bebeklerin durumunu olduğundan daha ağır göstererek, normalden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtildiği iddianamede, bu şekilde SGK’den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı ifade ediliyor.
Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti alacakları hastanelere sevk edilmesi yerine, şüphelilerin seçtiği, örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı bildiriliyor. Bu durumun çoğu, sağlık çalışanı olan örgüt üyesi sanıklarla paylaşıldığı ifade ediliyor.
Asıl amacın, bebeklerin sağlık durumlarının iyileştirilmesinin yanında maddi kazanç elde etmek olduğu iddianamede yer alıyor.
Hangi Sanığa Hangi Cezalar İsteniyor?
İddianamede, sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için 10 bebeğin ölümü nedeniyle “kasten öldürmenin ihmali davranışla yapılması”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçlarından 10 kez, “resmi belgede sahtecilik” suçundan da 11 kez uygulanmak üzere toplamda 177 yıl altı ay ile 582 yıl dokuz aya kadar hapis cezası talep ediliyor.
Sanık Gıyasettin Mert Özdemir’in ise “kasten öldürmenin ihmali davranışla yapılması”, “kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından 180 yıldan 589 yıl dokuz aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. Sekizi kadın 44 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülüyor.
İddianamede, “dolandırıcılık” suçu işlenerek maddi menfaat temin edilen sorumlu hastaneler ve şirketler için de tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanması, bu kuruluşların kapatılarak mal varlıklarına el konulması talep ediliyor.
Soruşturma kapsamında İstanbul’da dokuz, Tekirdağ Çorlu’da bir hastanenin ruhsatı iptal edildi, bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edildi.
Öte yandan, yenidoğan çetesiyle ilgili soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında ölümle tehdit edenler de tutuklandı.
Bu arada, davanın sanıklarından İlker Gönen, Antalya’daki cezaevinde 1 Şubat tarihinde intihar etti.
“Yenidoğan çetesi”ne karşı 13 sanıklı iddianame, ana dosyayla birleştirildi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “yenidoğan çetesi”ne yönelik, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın fezlekesi doğrultusunda hazırlanan 57 sayfalık iddianamede 13 kişi “şüpheli” olarak yer alırken, Sosyal Güvenlik Kurumu “suçtan zarar gören” durumunda yer alıyor.
Firari hemşire Serenay Şenkalaycı’nın iki dosyada da şüpheli olarak yer aldığı iddianame, “yenidoğan çetesi”ne ilişkin Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden ana dosyayla birleştirildi.
