reklam
reklam
DOLAR42,9623% -0.02
EURO50,6436% 0.17
STERLIN58,1077% 0.22
FRANG54,2279% 0
ALTIN5.953,25% -0,67
BITCOIN87.649,21-0.298
reklam

Yorgancılar Uyardı: Türkiye’nin Rekabet Gücü İçin Üretim Odaklı Plan Şart

Yayınlanma Tarihi : Google News
Yorgancılar Uyardı: Türkiye’nin Rekabet Gücü İçin Üretim Odaklı Plan Şart
reklam

Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, 2025 yılı ekonomisine dair tespitlerini ve 2026 tahminlerini paylaştı. Yorgancılar, artan küresel belirsizlikler ışığında Türkiye'nin üretim odaklı bir planlamaya geçmesinin zorunlu hale geldiğini vurguladı.

Yorgancılar'ın yaptığı açıklamaların detayları şöyle:

“Türkiye’nin Üretim Odaklı Yeni Bir Planlama İçine Girmesi Şart”

“2025 yılına, Trump 2.0 dönemini beraberinde getiren, küresel ekonomiyi ve siyaseti etkileyen bir geçiş dönemiyle girdik. Bu süreç, izlenen politikaların yıl boyunca etkili olmasına ve küresel risk algısının artmasına yol açtı. Özellikle yapay zeka gibi teknolojik gelişmeler ve yerli üretimin desteklenmesi, korumacılık, yeşil ve dijital dönüşüm alanlarında stratejik adımlar atılırken, ülkemizde gündem enflasyon-faiz-dolar döngüsüne sıkışmış durumda. Dünyada yeni bir düzen kuruluyor, jeopolitik gerginlikler artıyor ve bölgemizde güç dengeleri yeniden şekilleniyor. Bu şartlar altında, Türkiye'nin küresel ekonomik gelişmelere paralel olarak üretim odaklı bir planlama gerçekleştirmesi elzemdir.

“2026 Yılında Çözüm Üretmemiz Gereken Bir Başlığa Çin’i de Ekliyoruz”

Çünkü Türkiye, Çin sonrasında Orta Avrupa’ya uzanan geniş bir coğrafyada, en çok çeşit ürünü rekabetçi bir şekilde ihraç edebilen bir ülke olarak küresel ekonomik dinamiklerin dışına çıkamaz. Hazırlanan planların hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, Cumhurbaşkanımızın 2026 yılını Reform Yılı olarak ilan etmesini sanayi sektörü olarak büyük bir öneme sahip buluyoruz. 2025 yılı, reel sektör için yüksek enflasyon ve faiz baskısıyla mücadele etmek zorunda kaldı. Bu durum, uzun vadeli yatırımların ertelenmesine ve verimliliğin düşmesine neden oldu. Sanayicilerimiz, 2025'te Çin tehdidiyle de uğraşmak zorunda kaldı. Çin'e yaptığımız ihracatın 13 katı kadar ithalat yapıyoruz. Üstelik, Türkiye'nin rekabetçi olduğu sektörlerde Çin'in pazar payı hızla artmaktadır. Toplam ihracatımızın beşte birinde Çin ile rekabet halindeyiz. Çin’in etkisi giderek artacak, bu nedenle 2026 yılında çözüm bulmamız gereken önemli bir konu olarak Çin’i de gündeme alıyoruz.

“İzmir’e ve Ülkemize Değer Yaratmaya, Umudu Arttırmaya Gayret Ediyoruz”

Belirsizlikler ve öngörülemez risklerin fazla olduğu bir süreçte yatırım artışları beklenemez. Ancak, tarıma dayalı ihtisas OSB’lerinin altyapı projelerini hızlandırarak İzmir ve ülkemiz için değer yaratma çabasında bulunuyoruz. 2026 yılı itibarıyla bu projelerin devam edeceğini düşünüyoruz. Küresel ekonomideki belirsizliklerin sürmesi ve iç politikadaki belirsizlikler 2026 yılını etkileyecek. Yine de bu yıl da temkinli iyimserliğimizi korumaya, en kötünün geride kaldığına inanarak ilerlemeye gayret ediyoruz. Enflasyonun düşmesiyle sağlanacak destekler ve sanayi dostu politikaların üretime olumlu yansıyacağını umut ediyorum. 2026'da sanayi ve ihracatın faydasıyla büyüyen, uzun vadeli planlar yapabilen, üretimde yapısal dönüşümler gerçekleştirebilen ve gençlerimize iş imkanı sunabilen, istikrarlı, öngörülebilir ve rekabet gücünü artıran bir ülke olmayı diliyorum.

reklam

YORUM YAP