İzmir’de meydana gelen orman yangınlarına karşı Emekçi Hareket Partisi (EHP) Gençliği, güçlü bir bildiri yayımladı. EHP Gençliği sözcüsü Mert Ün, yangınların nedeninin doğayı rant alanına dönüştüren sistemler ve şirketler olduğunu vurgulayarak, enerji dağıtım şirketlerinden altyapı sorunlarına, barınma krizlerinden kamu hizmetlerinin özelleştirilmesine kadar birçok konuya dikkat çekti. Ün, “Bu ülkenin toprağını, ağacını, derelerini sermayeye teslim etmeyeceğiz” ifadeleriyle yapılanların karşısında sessiz kalmayacaklarını belirtti.
Bize Düşen, Bu Soygun Düzenini Durdurmak
İzmir'in büyük bir yangın felaketine sürüklendiğini söyleyen Ün, “Çeşme'de başlayan orman yangınları, Foça, Seferihisar, Ödemiş ve Buca'ya sıçrayarak İzmir’in büyük bir bölgesini küle çevirdi. Yangınların sorumlusunu biliyoruz. Doğayı rant alanına çevirenler ve ormanları yok etmekte tereddüt etmeyen rant gruplarıdır. Sorumlu; Gediz Elektrik gibi şirketleri özelleştirip altyapıyı denetlemeyen bu sistemdir. Ormanlarımız yanarken, elektrik dağıtım şirketlerinin yanı sıra enerji, su ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlarımızın da özel şirketlerin kâr hırsına terk edildiğini görüyoruz. Altyapı yatırımları yapılmıyor, bakım onarımlar ihmal ediliyor. Bu soygun düzenine son vereceğiz ve Gediz Elektrik gibi dağıtım şirketlerini kamulaştıracağız” dedi.
Gençler, Doğanın Talanına Karşı Bıçak Gibi Keskin
Gençlerin bu duruma sessiz kalmayacağını ifade eden Ün, “Üniversitelerde, kampüslerde, yurtlarda; barınma, beslenme ve eğitim hakkı için mücadele eden gençler, doğanın talanına karşı da sessiz durmayacak. İzmir’deki yangınlar üniversitelere de zarar verdi. İYTE civarındaki yangın, önlem alınmadığı için büyük riskler taşıyor. Yurtların kapasitesinin yetersizliği, yüksek kira fiyatları ve özel yurtların sömürü düzeni gibi sorunlarla birlikte gençlik şu anda yangınla da karşı karşıya. EHP Gençliği olarak diyoruz ki: eğitim parasız ve bilimsel olmalıdır. Fakat görüyoruz ki iktidar, üniversiteleri ve doğayı sermaye çıkarlarına teslim ediyor. Bu saldırgan yaklaşım gençliğin nefes alacak alanlarını tehdit ediyor. Talep değil, iktidarın yaptığı yanlışı yüzlerine vuruyoruz ve ne yapılması gerektiğini söylüyoruz. Rant değil, halkçı ve ekolojik politikalar gerekmektedir; ormanlar, tarım alanları ve şehirler sermayenin istismarına kapatılmalıdır. Halkımız günlerdir isyanını yükseltiyor: Yangınlara karşı acil ve etkili müdahale şart. Çözüm budur. Yangın söndürme ve kurtarma çalışmaları için yeterli kaynak ayrılmalı, eksiklikler giderilmelidir.” diye belirtti.
Bu Ülkeye Gerçek İhaneti Siz Yapıyorsunuz
Uçakların durumu hakkında sorular yönelten Ün, şunları ifade etti:
“Erdoğan, 2023 yılında 'orman yangınlarına müdahaleyi 10 dakikaya indirdik' diye tweet atmış. Harika, ancak 10 dakikada söndürebileceğin ormanlar ne hale geldi? İki yılda ne değişti ki söylediklerin gerçekleşmiyor? Uçaklar nerede Erdoğan? THK'nin uçakları neden ya bakımda ya da kullanılamaz durumda? 19 Mart’tan bu yana harcadığın paralarla ne kadar uçak almak mümkündü? Gençleri susturmaya harcadığın çabayı ormanları korumak için sarf etseydin. Direnene, sesini çıkarana gönderdiğin TOMA’ları, yangın alanlarında etkili müdahalede kullanabilseydin. Yeşil vatan olarak adlandırdığımız ormanlar yanarken, bakanlar bu durumu öven tweetler atıyor. Bu vatana en büyük ihaneti siz yapıyorsunuz. Aynı bakan, halkımızın çaresizliğini görüyor mu? 'Türkiye Yüzyılı' dedikleri bu dönemde, halkımız damacanalarla yangınlarla mücadele ediyor. Bu mu Türkiye Yüzyılı? Şubat depremlerinde 'asrın felaketi' dedikleri duruma, buna ne demek istersiniz? 'Asrın yangını mı?' Gerçek felaket, doymak bilmeyen kapitalizm ve onun öncüsü olan sizlersiniz. Devlet kurumları, elektrik şirketini suçlarken, o şirket de doğayı yok eden iklim krizi olgusuna neden olan bir sisteme dayanıyor. Bu kısır döngüde halkımız yanarak can veriyor ya da onarılamaz yaralar alıyor. EHP Gençliği olarak buradan ilan ediyoruz: Bu ülkenin toprağını, ağacını, derelerini sermayeye teslim etmeyeceğiz!”
